English
Avrupa Komisyonu tarafından fonlanan, koordinatörlüğünü yaptığımız, Avrupa Dayanışma Programı, İnsani Yardım projemiz “HAND” kapsamında, destekleyen kuruluşun İrlandalı ortağımız Viatores Christi Company Limited by Guarantee’nin (VC) olduğu ve Bosnalı ortağımız Bosnian Representative Association for Valuable Opportunities (BRAVO)’nun ev sahipliğinde Saraybosna’da gönüllülük yapan Fransız Khaoula Hajji, 10 aylık gönüllü hizmetini tamamladı.
Khaoıla Blazuj ve Usivak’taki mülteciler ve göçmenler için geçici kabul merkezlerinde görevlendirildi. Görevleri oldukça çok yönlüydü. Merkezlerin ihtiyaçlarına bağlı olarak çeşitli görevlere atandı. Dil becerileri (Fransızca, Arapça ve İngilizce) kayıt sürecine yardımcı olmak gibi belirli sorumluluklar üstlenmesini sağladı. Khaoula bu aylar boyunca çeşitli alanlarda katkıda bulundu: – Mültecilerin ve göçmenlerin varışlarında kayıt altına alınmasına yardımcı olmak, doğru kayıtlar ve sorunsuz iletişim sağlamak. – Depoyu temizleyerek, malzemeleri organize ederek ve yeni gelenler için “hoş geldiniz paketleri” hazırlayarak yardımcı olmak. – Güvenli ve hijyenik bir ortam sağlamak için merkezlerdeki temizlik çalışmalarına katılmak. Bu çok yönlülük, kabul merkezlerindeki operasyonlar hakkında bütünsel bir anlayış kazanmasını ve acil ihtiyaçları etkili bir şekilde karşılamasını sağladı.
Merkezlerin nüfusu, bireyler ve ailelerin sıklıkla kısa süreler için kalmasıyla sürekli dalgalansa da, onun katkıları somut bir etki yarattı. Personel üyeleri ile hedef grup arasındaki iletişimi kolaylaştırdı, yanlış anlaşılmaları azalttı ve daha sorunsuz etkileşimler sağladı. “Hoş geldiniz paketleri” hazırlayarak ve kayıtta yardımcı olarak, yeni gelenler için böylesine savunmasız bağlamlarda çok önemli olabilecek bir organizasyon ve özen duygusu yaratmaya yardımcı oldu. Hikâyelerini dinlemek veya sorularını ana dillerinde yanıtlamak gibi küçük jestler bile, hayatlarının zorlu bir döneminde onlara rahatlık ve kolaylık sağlıyor gibiydi.
Bu deneyim onu birçok düzeyde derinden değiştirdi. Daha dirençli ve uyumlu hale geldi. Her gün beklenmedik durumlarla karşılaşmak ona ayakları üzerinde durmayı ve baskı altında sakin kalmayı öğretti. Daha fazla empati ve sabır geliştirdi, kültürel ve dilsel engellerin ötesinde etkili bir şekilde iletişim kurmayı öğrendi. Bu beceriler, çeşitli ortamlarda güven ve anlayış oluşturmak için paha biçilemezdir. Çok kültürlü bir ortama dalmak bakış açısını genişletti. Mültecilerin ve göçmenlerin karşılaştığı zorluklar ve insani yardım çalışmalarının karmaşıklıkları konusunda daha derin bir takdir kazandı.
Faaliyetinde göstermiş olduğu tüm özverili çalışmalarından dolayı Khaoula’ya teşekkür ediyoruz.
