Merhaba Değerli Okurlar,
Sizlere 09 – 15 Eylül tarihleri arasında Ankara’da gerçekleşmiş olan Kamu Görevlileri ve Çalışanları Derneği – KAMU-DER’in ilk Avrupa Birliği eğitim kursu projesi “Effective Transmission – Etkili İletişim” i anlatmaktan büyük mutluluk duyuyorum.
“Etkili İletişim”, KAMU-DER başkanı olan sayın Cevdet Baştuğ’un yasal temsilciliğini yaptığı ve Pınar Baştuğ’un proje yöneticisi olarak yürüttüğü, Avrupa Birliği Gençlik Programları’nın bir eğitim kursudur. Bu projede şahsımın başkanı olduğu, Sinop’ta bulunan Eğitim Programları ve Evrensel ve Kültürel Aktiviteler Derneği – EPEKA, eğitmen ve yardımcı personel olarak, KAMU-DER’e destek vermiştir.
Otel Buldum’da yürütülmüş olan proje, Gürcistan, Beyaz Rusya, Ukrayna, Romanya, Azerbaycan, Moldova ve Slovenya’dan gelen ve içlerinde KAMU-DER’in de üyelerinin olduğu toplam 29 katılımcıyla birlikte gerçekleştirilmiştir.
Projemiz farklı kültürlerden oluşan dinleyici grubuna etkili bir sunum hazırlama becerilerini katılımcılara kazandırmayı hedeflemiştir. Birçok insan kendi bulunduğu çevredeki arkadaşlarıyla, iş ortaklarıyla, tanıdıklarıyla vb. konuşup anlaşabilir. Fakat hiç tanımadığı bir insan topluluğu karşısında konuşması gerekirse, bu durum onda gerginlik yaratabilir. Bocalayabilir ve istenilen amaca ulaşamayabilir. Bunun birçok nedeni vardır. Öncelikle kendisini bu insanların nasıl biri olarak gördüğünü bilmiyordur. Bundan başka kendisi de bu insanları tanımıyordur. Nereliler, ilgi ve uzmanlık alanları nedir vb. İki tarafın da birbirini tanımadığı bir ortamda bir iletişim, konuşmacıyı gerçekten zorlayan bir durumdur.
İletişim çağında sağlıklı iletişim ve hitabet çok önemli bir yer tutar. Vermek istediğimiz mesajı doğru bir şekilde iletebiliyor muyuz gerçekten? Yoksa bunun farkında değil miyiz? Hitabet bir sanattır fakat pek azımız doğuştan hatiptir. Doğuştan hatip olmayabiliriz ama doğru bir hitabet şeklini öğrenebiliriz ve bu yeteneğimizi geliştirebiliriz. Birçok insan başarılarını hitabet sanatının inceliklerini bilmelerine borçludurlar. Bu eğitim kursundaki amacımız Avrupa’nın çeşitli sivil toplum örgütlerinden gelen katılımcılara, medya aracılığıyla topluma çeşitli mesajlar vermeyi gerektiren durumlarda, gençleriyle ya da üyeleriyle bir araya geldiği konferanslarda, ulusal ya da uluslararası düzeyde sunum yapmaları gerektiğinde, gençlerine ve üyelerine bu bilgi ve beceriyi aktarma gerektiği durumlarda ya da gençlik değişimlerinde sunum yapmaları gerektiği oturumlarda eğitim kursumuz büyük ölçüde bir destek olacaktır. İster sivil toplum kuruluşu üyesi, ister patronunu ya da iş ortağını etkilemek isteyen bir iş adamı, ister siyasi parti ve dernek üyesi, ister şirket yöneticisi, ister öğretmen, ister bilim insanı olalım, illaki bir gün bir yerde toplum karşına çıkıp, hitap etmek gerektiği bir an karşımıza çıkacaktır. Hitap ettiğimiz insanları etkilemek ve konuşmamızı baştan sona dinlemelerini sağlamak isteyeceğiz. Daha sonra savunduğumuz fikri kabul ettirmek isteyeceğiz. Bazen ise sadece toplum karşısında değil ikili ilişkilerde de karşımızdaki insana bir şey anlatmak ve onu ikna etmek zorunda kalabiliriz. Karşımızdaki kişinin bizi dinlediğinden ya da anladığından emin olmamız gerekebilir. Aynı şekilde konuşmak kadar dinlemek de çok önemlidir. Eğitim kursumuz sadece konuşmacının dikkat etmesi gereken noktaları aktarmakla kalmamış olup, aynı zamanda iyi bir dinleyici olmak konusunda da ip uçları vermiştir.
Eğitimimizdeki başka bir hedefimiz ise gençlik projelerinde iletişim bozukluğundan doğan çatışmaları da önlemektir. İnsanlar birbirlerini yanlış anladıklarından dolayı çatışmalar meydana gelmektedir. Halbuki, doğru sözcükler, doğru tonlama, jest ve mimiklerle birbirimizi daha iyi anlayabilir ve anlaşabiliriz. Yaklaşık 100.000 yıldır konuşan insanoğlu, konuşabildiği halde birbirleriyle bazen anlaşamamaktadır. Bu yüzden anlaşmazlıklar, kavgalar, hayal kırıklıkları, savaşlar ve ayrılmalar meydana gelmektedir. Öncelikle konuşma yapacak kişi kendi kimliğinin farkında olmalıdır. Nasıl bir kültürden geldiğini, nelere, hangi değerlere sahip olduğunun bilincinde olmalıdır. Globalleşme ve popüler kültürün kendi kimliği üzerindeki etkilerini bilmelidir. Daha sonra hitap edeceği toplumun, arkadaşlarının, akrabalarının kendisini nasıl gördüklerini bilmelidir. Kültürlerarası benzerlikleri ve farklılıkları bilmelidir. Konuşma yaparken, umulmadık bir anda şartların değiştiği durumlarda ya da engellemelerin olduğu bir anda neler yapması gerektiğini bilmelidir. Sesini, nefesini, vücudunu, jest, mimiklerini nasıl kullanması gerektiğini bilmelidir. Etkili bir konuşmacı olma konusunda gerekli ip uçlarına sahip olmalıdır. Konuşma esnasında kesinlikle yapılmaması gereken şeyleri bilmelidir. Daha önceden bir planlama yapmalıdır.
Effective Transmission – Etkili İletişim eğitim kursumuzda katılımcılara öncelikle kendi kimliklerinin farkına varmalarını sağlayan, kendilerine güveni sağlamlaştıran faaliyetler, çevrelerindeki insanların onları nasıl gördüğünü fark etmelerini sağlayan, klişelerin ve ayrımcılığın kimlik üzerindeki etkilerini anlatan, bağlı olduğumuz kültürün kimliğimiz üzerindeki etkilerini gösteren, globalleşme ve dünya çapındaki global kültür kavramları ve bu kavramların kimliğimize olan etkisini anlatan faaliyetler düzenleyerek, kendimize bir yolculuk yapmamızı sağladık. Normal şartlar altında ve engellenen durumlarda nasıl bir konuşma yapılır, ses tonumuz, vücut dilimiz, nasıl olmalıdır konuları üzerine çalışmalar yaparak etkili bir konuşmacı olma yöntemleri, konuşma yaparken asla yapılmaması gereken noktaları katılımcılara sunduk. Medyadaki iyi örnekler katılımcılara gösterildi ve bununla ilgili onlardan fikirleri alındı. Daha sonra bütün bu kazandırılan yeterliklerle katılımcılardan konuşma hazırlayıp, sunmaları istendi.
Başkanımız Cevdet Baştuğ’un katkılarıyla, CHP Ankara Milletvekili Sayın Aylin Nazlıkaya’nın eğitim kursumuzu ziyarete gelmeleri çok onur verici olduğu gibi, yabancı katılımcılara Sayın Nazlıkaya’nın yaptığı çalışmalarını kendisinin İngilizce olarak anlatması, uluslararası bir ortamda örnek teşkil etti. Çalışmaları, güzelliği ve zarafeti ile de modern Türk kadınını temsil etmesi akıllarda yer etti.
Eğitim kursunda birbirimizin kültürünü daha yakından öğrenmek için her gece bir kültür gecesi düzenledik. Böylece katılımcılar birbirleriyle daha da kaynaşmış oldular. Başka bir gün Anıtkabir’e bir ziyaret düzenlendi. Atatürk’ü tanımayan katılımcılara Atatürk’ümüzü anlatmak, bizler için çok önemli ve çok heyecanlı bir görev oldu. Daha sonra bir gezi otobüsüyle Ankara turu yapıldı. Katılımcılar başka bir gün de hamama götürüldüler. Böylece onlara unutamayacakları anlar ve paylaşımlar yaşattığımıza inanıyoruz.
Eğitim kursumuzun nihai ürünü olan hazırlamış olduğum eğitim “Etkili İletişim” materyalini en yakın zamanda Türkçe’ye çevirecek olup, bir sonraki KAMU-SES bülteninde sayın başkanımız Cevdet Baştuğ’un katkılarıyla yayınlanmasını sağlayacağım. Ayrıca bu materyal, Avrupa Birliği’nin Eğitim ve Kültür alanında bir çok yayını barındıran ve Avrupa Birliği ve komşu ülkelerde gençlik alanında çalışan STK ve grupların ortak projelerde bir araya gelmesini sağlayarak, geniş bir network oluşturan SALTO – YOUTH (Support, Advanced Learning and Training Opportunities within the European YOUTH programme)’un TOOL-BOX (araç kutusu)’unda yayınlanacak olup, bu konuyla ilgilenen tüm kişilerin, kurum ve kuruluşların hizmetine sunulmuş olacaktır. Ayrıca, bu eğitim materyalini isteyen herkes, benden de e-post yoluyla ücretsiz bir şekilde temin edebilir.
Bu eğitim kursuna hazırlanırken, “Etkin İletim Kurun – Communicate Effectively” kitabının yazarı Arnold “Nick” Carter’dan büyük ölçüde etkilendiğimi belirtmek istiyorum. Hazırlamış olduğum materyalde kendisinin çalışmalarına büyük ölçüde yer verdiğim gibi, Stephen M. Fournier’in “A Taste of Rhetoric”, Maine Universitesi’nin bir üyesi olan Group Works’ün 6103 nolu bülteninde yer alan “Active Listening” ve Mathew Stoner’in “Effectively Communicating with Visual Aids” çalışmalarından da yararlandım.
Eğitim kursumuzda baştan sona kadar bizlere desteğini ve misafirperverliğini güler yüzüyle gösteren sayın başkanımız Cevdet Baştuğ’a çok teşekkür ediyorum. Kendisi gerçekten bir başkan ve bir ağabey olarak hep yanımızda bizimle birlikte yer almıştır. Projenin yöneticisi Pınar Baştuğ’a bütün katkılarından ve emeklerinden ötürü de teşekkürlerimi belirtirim. Ayrıca çok aktif bir KAMU-DER üyesi olan Dr. Fulya Sağlık’a da tüm desteklerinden ötürü çok teşekkür ediyorum. Kendileriyle birlikte nice projelerde çalışmayı arzu ediyorum.
İrem Ebru Kuru
Avrupa Birliği Bakanlığı
Gençlik Programları Eğitmeni